Çanakkale'de müsilaj sorunu, balıkçılık faaliyetlerini olumsuz etkilemeye devam ediyor. Son bir aydır müsilaj nedeniyle balıkçılar ağlarını denize bırakamazken, ekolojik dengenin bozulması ve deniz kirliliğinin artması endişe yaratıyor.
Marmara Denizi ve Çanakkale Kıyıları Müsilajın Etkisinde
Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Deniz Bilimleri ve Teknolojisi Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Adnan Ayaz, Çanakkale Boğazı'nda yeniden görülmeye başlayan müsilajın Bozcaada, Gökçeada ve Saros Körfezi'ne kadar uzandığını belirterek, "Şu anda Marmara Denizi'nde, Çanakkale kıyılarında Bozcaada‘ya kadar, Gökçeada kıyıları, Saros Körfezi'ne kadar müsilajdan etkilenmiş durumda ve balıkçılar ağlarını denize indiremiyor" dedi. Denizlerde kirlilik nedeniyle müsilajın yeniden ortaya çıktığını belirten Ayaz, bu sorunun özellikle balıkçılar için büyük bir mağduriyete neden olduğunu vurguladı.
Bir Aydır Ağ Atılamıyor
Çanakkale'deki balıkçılar, müsilaj nedeniyle yaklaşık bir aydır ağlarını denize bırakamıyor. Prof. Dr. Adnan Ayaz, "Balıkçılık olarak düşündüğümüzde yaklaşık bir aydır Çanakkale bölgesi için biz ağlarımızı denize atamıyoruz. Daha öncesinde de gırgır teknelerinin Marmara Denizi'nde çalışamadığını ve erken paydos ettiklerini biliyoruz." ifadelerini kullandı.
"Ortamdan Kaçıyor"
Müsilajın özellikle pelajik balıklar üzerindeki etkisinin büyük olduğunu belirten Ayaz, bu balık türlerinin müsilajın yoğun olduğu bölgelerden uzaklaştığını, dolayısıyla av miktarının ciddi şekilde azaldığını söyledi. Dip balıklarının bu durumdan daha az etkilendiğini belirten Ayaz, "Maalesef dip balıkları için demiyorum ama pelajik balıklar kendilerine müsilajın zarar vermeyeceği şekilde uzaklaşıyor, ortamdan kaçıyor." şeklinde konuştu.
Müsilaj Balıkçılığı Nasıl Etkiliyor?
Müsilajın özellikle Marmara Denizi ve Çanakkale kıyılarında yoğun şekilde görülmesi, sadece balıkçılık sektörünü değil, genel olarak ekosistemi de tehdit ediyor. 2020 yılında ortaya çıkan ve Marmara Denizi'ni tamamen kaplayan müsilaj, aradan geçen beş yılın ardından yeniden ciddi bir çevre sorunu olarak gündeme geldi.
25 Metreye Kadar Şiddetli
Prof. Dr. Adnan Ayaz, müsilajın suyun üstünden başlayarak 25 metre derinliğe kadar indiğini belirterek, "Yine Yalova'daki kendi öğrencim var dalış yapan o bölgede bir çalışması var, müsilajın bana geçen hafta suyun üzerine itibaren 25 metreye kadar yani 25 metre bir kalınlık oluşturduğunu söyledi. 25 metrenin altında da herhangi bir çökme olmadığını ama 25 metreye kadar şiddetli bir şekilde olduğunu söyledi." dedi. Bu durum, 2021 yılında yaşanan müsilaj krizine benzer şiddette bir sorunun yeniden yaşandığını gösteriyor. Özellikle kıyı balıkçılığı yapanların müsilaj nedeniyle büyük zarar gördüğünü belirten Ayaz, "Küçük kıyı balıkçıları da zaten kıyıda çalışmaları mümkün değil, ağların gözleri anında doluyor ve balık yakalayamaz hale geliyor. Şu anda oltadan başka bölgede balık avlamamız mümkün olmuyor." ifadelerini kullandı.
Müsilajın Balıklara ve İnsanlara Etkisi
Balıkçılar ve tüketiciler açısından müsilajın en büyük endişelerden biri, balıkların sağlık açısından risk taşıyıp taşımadığı konusu. Prof. Dr. Adnan Ayaz, müsilajın balıklar üzerinde herhangi bir zehir etkisinin bulunmadığını belirterek, "Müsilajın balıklara herhangi bir zehir etkisi bulunmadığını söyleyebilirim. Balıklarda bir zehirleyici etkisi onun maalesef yok ama tabii ki insanlarda korkuyor bazı noktalardan, bunları çok dikkatli şey yapmak gerekiyor." dedi. Tarım ve Orman Bakanlığı'nın düzenli olarak balıklardan örnek alarak gerekli testleri yaptığını belirten Ayaz, "Zaten Tarım ve Orman Bakanlığı da bu konuda balıklardan örnek alıp herhangi bir sıkıntı var mı, yok mu sürekli testler yapıyor. Bir sıkıntı olsa zaten Tarım ve Orman Bakanlığında bunu Balıkçılık Su Ürünleri Genel Müdürlüğü halka duyurur."
Müsilaj Ne Zaman Bitecek?
Müsilajın tamamen kaybolması konusunda öngörülerde bulunan Ayaz, sıcaklıkların etkili olduğunu ve bakterilerin müsilajı zamanla parçalayacağını belirterek, "Tahminen 1 Temmuz ile 15 Temmuz arasında müsilajın denizde bakteriler tarafından parçalanarak yok edileceğini düşünüyorum. Suların sıcaklığına göre tabi bu değişecektir." dedi.