Antony Blinken, İran'ın nükleer silah üretimi için gereken fisil malzemeyi üretme kapasitesine ulaşabileceğini, bunun "bir veya iki hafta" içinde gerçekleşebileceğini ifade etti. Blinken, “İran hala bir nükleer silah üretmiş değil, ancak bu durumu çok dikkatli takip ediyoruz” dedi.
Bakan, mevcut yönetimin öncesindeki Amerikan hükümetini eleştirerek, “Son yıllarda yaptığımız en büyük hatalardan biri anlaşmayı bozmak ve İran’ın sınırlarını aşmasına izin vermekti” şeklinde konuştu.
ABD Tek Taraflı Olarak Anlaşmadan Geri Çekilmişti
2015 yılında imzalanan nükleer anlaşma, İran’ın nükleer programını sınırlarken, karşılığında İran’a yönelik yaptırımların kaldırılmasını öngörüyordu. Anlaşmaya ABD, Rusya, İngiltere, Fransa, Çin, Almanya ve AB taraf olmuştu. Ancak 2018 yılında, eski Başkan Donald Trump’ın kararıyla ABD tek taraflı olarak anlaşmadan çekildi ve İran’a yönelik yeni yaptırımlar uygulamaya başladı. ABD’nin bu adımı sonrası, İngiltere, Fransa, Çin, Rusya ve Almanya, anlaşmaya bağlılıklarını sürdürdüklerini belirtti. İran ise Trump yönetiminin tavrına tepki olarak nükleer yükümlülüklerini aşamalı olarak terk etmeye başladı.
İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan, Temmuz ayında yapılan seçimlerde göreve geldi. Pezeşkiyan, nükleer silah üretmediğini ve İran’ın savunma doktrininde nükleer silahların yer almadığını belirtti. Ayrıca, Pezeşkiyan 2015 nükleer anlaşmasının yeniden hayata geçirilmesini istedi ve ABD’nin İran'ın baskılara boyun eğmediğini kabul etmesi gerektiğini vurguladı.
