Vatan Partisi Antalya İl Başkanlığı, bir süredir ülke gündeminde geniş yer tutan mevcut siyasi gelişmelere tepki göstermek için Kapalıyol girişinde bir araya geldi. Yaklaşık 50 Vatan Partili, 'Türkiye'yi böldürmeyeceğiz, yeni açılıma geçit yok” pankartı açtı ve 'NATO'dan çıkalım', 'İlk açılımı unutma yeni açılıma geçit verme', Mustafa Kemal'in askerleriyiz', 'Terörle müzakere değil mücadele edilir' yazılı dövizler taşıdı.
Vatan Partisi Antalya İl Başkanı Ahmet Özbay, Bolu Kartalkaya'daki otel yangınında hayatını kaybeden 78 kişiye Allah'tan rahmet, yakınlarına sabır yaralılara acil şifalar diledi.
24 Ocak 1993 yılında haince katledilen devrim şehidi Uğur Mumcu'yu sevgi ve özlemle anan Özbay, 24 Ocak 2001 tarihinde pusuya düşürülerek katledilen Diyarbakır Emniyet Müdürü Ali Gaffar Okkan'ı, polis memurları Mehmet Kamalı, Mehmet Sepetçi, Selahattin Baysoy, Sabri Kün ve Atilla Durmuş'u minnet ve saygıyla andıklarını belirtti.
Deprem, sel baskını, yangın gibi afetlerde can kaybına uğranın kader olmadığına değinen Özbay, devletin; bilim, akıl, masraf, denetim, dürüstlük rehberliğinde alınacak tedbirlerle kayıpları önleyebileceğine dikkat çekti.
"Kökünü Kurutmak Gerekir"
Afet ve kazalar yüzünden can ve mal kaybına uğramanın kader olmadığı gibi şehit haberleri alınmasının, anaların ağlamasının da kader olmadığını ifade eden Özbay, “1984'ten bu yana terörle mücadele ediyoruz. Asker, polis, sivil on bin civarında şehit verdik. Türkiye Cumhuriyeti Devleti 24 Temmuz 2015 tarihinde Hendek operasyonlarını başlatarak çok doğru bir iş yaptı. Akabinde Fırat Kalkanı, Zeytin Dalı ve Barış Pınarı harekatlarıyla, arkasında ABD ve İsrail'in bulunduğu Kürt Koridoru (İkinci İsrail) planını bozdu. Ancak Barış Pınarı harekatı eksik bırakıldı; PKK/PYD güneye doğru süpürüldü ama kökü kazınmadı. Güvenli bölge yaratarak sorun çözülmez. Teröristleri aşağı doğru süpürmek yetmez, onların kökünü kurutmak gerekir. Süpürme değil kökünü kurutma! Bu çözüm Türkiye'nin geleceğini belirleyecek bir öneme sahiptir ve hala Türk hükümetinin önünde duran bir görevdir” diye konuştu.
Bahçeli'ye Sorular
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin terörün bir daha hortlamamak üzere bitirilmesi gerekçesiyle DEM Parti'ye el uzattığını, akabinde Öcalan'ı örgüte silah bırakma talimatı vermek üzere mecliste konuşma yapmaya davet ettiğini hatırlatan Özbay, “Bahçeli'den şu sorulara cevap istiyoruz?Daha dün “Teröristle müzakere olmaz, mücadele olur! DEM Parti kapatılsın! diyordunuz. O günden bugüne ne değişti de teröristlerle müzakere sürecini başlattınız? Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından HDP'nin kapatılması istemiyle hazırlanıp Anayasa Mahkemesi'ne sunulan iddianamenin usul eksikleri gerekçesiyle iade edilmesinden sonra “Anayasa Mahkemesi hukukun üstünlüğünden mi yanadır yoksa bölücülüğün mü şakşakçısıdır? Dağda elde edilen başarıların TBMM'de kaybına tahammülümüz asla olmayacaktır. HDP'nin kapatılması kadar Anayasa Mahkemesi'nin de kapanması artık ertelenemez bir hedef olmalıdır.” demiştiniz. Bu yüz seksen derecelik dönüşün açıklamasını Türk milletine yapmak zorundasınız. Bahçeli; Öcalan PKK'ya “Silahları bırakın.” dese de PKK/PYD için bu emrin hiçbir anlam taşımadığını bilmiyor musunuz? PKK/PYD'nin patronu Öcalan değil ABD ve İsrail'dir. Öcalan hiçbir etki gücü kalmamış olan siyasi bir mevtadır. Kandil, emirleri Öcalan'dan değil CIA ve MOSSAD'dan alıyor” ifadelerine yer verdi.
Özbay, ortada bir Kürt sorunu yokken İmralı Heyeti'nin sistem partileri tarafından kabul edilip etrafa gülücükler dağıtmasının, terörle mücadelede yakınlarını şehit veren yurttaşlar ve gaziler için büyük bir zulüm olduğunu belirtti.
"Türkiye'de Kürt Sorunu"
Mecliste, şehit edilen asker, polis, öğretmen, doktor, mühendis, gazileri, Diyarbakır annelerini konuşmaya çağrılması gerektiğinin altını çizen Özbay,” Buradan, yeni açılım girişimine destek veren siyasi partilerin yöneticilerine sesleniyoruz. Yanlış ve boş bir hayalin peşindesiniz. Türkiye'de Kürt sorunu yoktur. Kürt sorunu vardır diyenlerin kendileri sorundur. Türkiye Cumhuriyeti Devleti Türkü, Kürdü, Lazı, Rumu, Ermenisi, Yahudisi vb. tüm kimlikleriyle bölünmez bir bütündür. 2014 yılında başlatılan çözüm süreci 24 Temmuz 2015'te hendeklere gömülmüştür. Yeni açılımın da varacağı sonuç aynıdır. PKK/DEM Parti'yle müzakere ederek iç cephede birlik sağlanmaz, olsa olsa Türkiye bölünür. PKK/DEM Parti'yle birlikte Anayasa yapılmaz, Anayasa yıkılır. Sizleri Türk milletinin vicdan sesine kulak vermeye ve bir an önce bu hatadan dönmeye davet ediyoruz. Yeni Açılıma Geçit Yok! Türk de Biziz Kürt de Biziz! Hepimiz Türk Milletiyiz” açıklamasında bulundu.
