Türkiye ve Antalya’da son dönemde konkordato sürecine giren şirketlerin artması üzerine Ekonomi İş Geliştirme ve Planlama Derneği (EKİPDER) Başkanı Reşat Güney, Akdeniz Gerçek’e özel açıklamalarda bulundu. Artan maliyetler, dış pazardaki daralma ve krediye erişimde yaşanan güçlüklerin, birçok işletmeyi iflas noktasına getirdiğini vurgulayan Güney, Antalya’da konkordato sürecine giren firma sayılarının hızla arttığını belirtti.

"BİRÇOK KOBİ İFLAS TEHDİDİYLE KARŞI KARŞIYA"

Başkan Reşat Güney, ekonomik sıkıntıların işletmeler üzerindeki etkilerine dikkat çekti. Tarım ve turizm devi Antalya'da işletmelerin konkordato sürecine gittiğini belirten Güney, “Önümüzdeki süreçte üretim maliyetlerindeki artış, dış pazarlardaki daralma ve krediye erişimdeki güçlükler, birçok işletmeyi zor durumda bırakmaya devam ediyor. Bu zorluklara dayanamayan KOBİ’ler, konkordato sürecine girmek zorunda kalıyor veya iflas tehdidiyle karşı karşıya kalıyor. Ocak 2025 itibarıyla Antalya’da konkordato sürecine ilişkin verilere bakıldığında 231 firmaya 3 ay süreyle geçici konkordato verilmiş, 165 firmaya 1 yıl kesin konkordato süresi tanınmış, 71 firmanın başvurusu reddedilmiş, 21 firma için ise iflas kararı alınmış. Sektörel bazda baktığımızda, konkordato sürecine başvuran firmaların gıdadan üretime, ticaretten turizme kadar geniş bir yelpazeye yayıldığını üzülerek görmekteyiz.” dedi.

ANTALYA EKONOMİSİNDE GERİLEME YAŞANDI

Antalya ekonomisine ilişkin değerlendirmelerde de bulunan Reşat Güney, “Antalya ekonomisini ele aldığımızda, turizm dışındaki sektörlerin ihracat performansı incelendiğinde, 2024 yılında tarım, sanayi ve madencilik sektörlerinde toplamda dolar bazında yüzde 10 seviyesinde bir gerileme yaşandığı görülüyor. Bu düşüşün iki temel sebebe bağlı olduğunu söylemek mümkün birincisi Türkiye içindeki ekonomik zorluklar, ikincisi ise Avrupa’daki, özellikle de Almanya’daki ekonomik kriz ve talep daralması. İhracattaki yüzde -10’luk tutarsal kayıp, miktarsal olarak daha büyük bir daralmanın yaşandığına işaret ediyor. 2025’in ilerleyen aylarında da benzer olumsuzlukların yaşanma olasılığı oldukça yüksek.” ifadelerini kullandı.

“TRUMP’IN TEHTİD TEMELLİ POLİTİKALARI TİCARETİ ETKİLİYOR”

Türkiye ekonomisinin değerlendirilmesi gerektiğinde birçok farklı parametrenin göz önünde bulundurulması gerektiğini vurgulayan Reşat Güney, “Türkiye ekonomisini değerlendirirken birçok parametreyi göz önünde bulundurmak gerekiyor. Hem ülke içindeki gelişmeler hem de küresel siyasal ve ekonomik dinamikler ekonomimizi doğrudan etkileyen iki temel unsur olarak öne çıkıyor. Küresel çerçeveden baktığımızda, ABD’deki seçim sonuçları ve özellikle Donald Trump’ın başkanlığa geri dönmesi halinde izleyebileceği ekonomik tehdit temelli politikalar, dünya ticaretini doğrudan etkileyebilir. Avrupa Birliği’nin bu tehditlere vereceği karşılık ve küresel ticarette yaşanabilecek olası değişimler, Türkiye’nin ekonomik sürecini de şekillendirecektir.” şeklinde konuştu.

Manavgat'ta İki Otomobilin Çarpıştığı Kazada 1 Yaralı Manavgat'ta İki Otomobilin Çarpıştığı Kazada 1 Yaralı

“KOBİ’LER KREDİYE ULAŞAMIYOR”

Türkiye’de enflasyonla mücadelede uygulanan kısa vadeli programın sürecini yakından takip ettiklerini dile getiren Güney, “Türkiye özelinde değerlendirildiğinde, enflasyonla mücadelede uygulanan kısa vadeli programın sürecini yakından takip ediyoruz. Bu çerçevede olumlu görülen gelişmelerin yanı sıra, düzeltilmesi gereken veya risk taşıyan alanlar da mevcut. Bu sorunların başında KOBİ’lerin krediye erişim güçlüğü, Maliyetlerin yüksek seviyelere ulaşması, Türk Lirası’nın değer kazanmasıyla ihracatçıların pazar kayıpları yaşaması, İhracatta yaşanan zorluklar gibi kritik konular bulunuyor.” dedi.

KONKORDATO EKONOMİYİ NASIL ETKİLİYOR?

İşletmelerin yaşadığı ekonomik baskının çalışanlara ve tedarik zincirine de yansıdığını belirten EKİPDER Başkanı Reşat Güney, “Bu sürecin yarattığı en büyük sorunlardan biri de firmaların çalışanları ve alacaklıları üzerinde ciddi mağduriyetler oluşturmasıdır. Konkordato sürecine giren firmalar ödemelerini yapamaz hale gelirken, tahsilat bekleyen birçok şirket de domino etkisiyle bu olumsuz tablodan etkilenmektedir. Ekonomik istikrarın sağlanabilmesi için, özellikle KOBİ’lere yönelik finansman erişiminin kolaylaştırılması, ihracatı destekleyici politikaların hayata geçirilmesi ve artan maliyetler karşısında işletmelerin sürdürülebilirliğini koruyacak adımların atılması gerekiyor.” ifadelerini kullandı. 

Muhabir: Necdet Görkem SUCU